1906’da İstanbul’da doğdu. Kadıköy Saint Joseph Koleji'nde aldığı eğitimden sonra ressam olan küçük dayısı Mehmet Fuat sayesinde resme yöneldi ve 1920 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi’ne girdi. Ancak Paris'e gitme hayalini gerçekleştirmek amacıyla okulunu bırakıp Paris’e gitti. Kısa bir süre sonra yurda dönüş yaptı ve İbrahim ÇALLI’nın öğrencisi olarak yarım bıraktığı okulunun bitirdi. Bedri Rahmi EYÜBOĞLU, Nurullah BERK, Zeki Faik İZER, Abidin DİNO, Yüksel Arslan, Erol Akyavaş, Ergin İnan, S. Saim Tekcan, Devrim Erbil vb. sanatçılar gibi Turgut Zaim de özellikle 1940-1970 yılları arasında hissedilen Çağdaş Türk Resmi'nde milli geleneklerden yararlanma anlayışını benimsedi ve bu yönde resimler ortaya koydu. Cumhuriyet Halk Partisi önderliğinde kurulan Halkevleri vasıtasıyla 8 yıl devam eden bir proje ile sanatçılar, yurt gezileri düzenledi ve Turgut Zaim Kayseri'ye gönderildi. Yurt gezileri sayesinde Zaim, Anadolu’daki yaşam biçimi ve folklorik değerleri yakından tanıma şansı buldu. Turgut Zaim, Anadolu'nun folklorik ruhunu yıllar boyu kararlı bir tutum içinde eserlerinde yansıtarak kendine özgü bir şekilde yorumladı. Ressam, folklorik konulara yönelerek göçerler ve köylülerin mutlu yaşam kesitlerini öznel bir yorumla tuvaline aktardı. Anadolu insanını, toplumsal gerçekçi sanatçılar gibi yoksul ve hastalıklı olarak tuvaline yansıtmadı Turgut Zaim. Toplumsal gerçekçilerin aksine Zaim’in resimlerindeki Anadolu insanı; al yanaklı, bakımlı, süslü yöresel kıyafetleri içerisinde koyun ve keçileriyle işlenmiştir. Sanatçının resimlerinde ön planda; ayrıntılardan arındırılmış biçimsel aktarımları ile Anadolu kadınları/kızları, gürbüz çocuklar, koyun ve keçiler geniş yüzeylere dağılan renksel bir tarzla aktarılmıştır. Arka planda ise tipik Anadolu evleri ile tepeler yer alır. Zaim'in resimlerindeki figürlerinin yüzlerinde portre detaylarına rastlanmaz, gözleri burunları, ağızları, bakışları birbirine benzer niteliktedir. Eserlerinde ışık-gölge ve tonlamaya pek önem vermeyen sanatçı, şekilleri stilize ederek konturları minyatürde olduğu gibi keskinleştirmiştir.