Erol Günaydın, 16 Nisan 1933 tarihinde Trabzon'un Akçaabat ilçesinde doğdu. Karadenizli Kiziroğlu ailesinin bir ferdi olan Günaydın, 8 yaşında ailesiyle birlikte İstanbul’un Beşiktaş ilçesine taşındı. Eğitim hayatına Galatasaray Lisesi'nde yatılı olarak devam etti. Bu okulda okurken İstanbul Şehir Tiyatroları’nın sınavını kazanarak tiyatro hayatına ilk adımını attı. Sahnede ilk kez İsmail Hakkı Baltacıoğlu'nun "Andaval Palas" adlı oyununda bir hırsız rolüyle yer aldı. Ardından Ahmet Kutsi TECER’in yönettiği Çehov’un "Bir Evlenme Teklifi" oyununda damat karakterini canlandırdı. Gençlik yıllarında Haldun DORMEN ile birlikte çalışarak Beyoğlu’nda kurulan 60 kişilik Cep Tiyatrosu’nda sahne aldı. 1955 yılında Philip King’in "Papaz Kaçtı" adlı oyunuyla profesyonel tiyatro kariyerine başladı. 1956 yılında Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahne almaya başladı ve burada geçirdiği bir turne sırasında tanıştığı Güneş Hanım ile evlendi. Bu evlilikten üç çocuğu dünyaya geldi. Tiyatronun yanı sıra edebiyatla da yakından ilgilenen sanatçı, Özdemir ASAF, Sait Faik ABASIYANIK, Necati CUMALI ve Melih Cevdet ANDAY gibi önemli edebiyatçılarla dostluk kurdu. Erol Günaydın, sinema kariyerine 1960 yılında "Yeşil Kurbağalar" adlı filmle başladı. 1965’te senaryosunu Erol KESKİN ile birlikte yazdığı ve Haldun Dormen’in yönettiği "Güzel Bir Gün İçin" adlı filmde rol aldı. Bu filmle 1967 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Senaryo ve En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu ödüllerini kazandı. 1967 yapımı "Sinekli Bakkal" filmindeki Kız Tevfik rolüyle büyük beğeni topladı. "Yaygara" (1970), "Uyy Balon Dünya" (1970) ve "İstanbul Masalı" (1971) adlı müzikallerin metinlerini yazdı. İstanbul’da Tuncel KURTİZ, Suna KESKİN, Erol KESKİN ve Cahit IRGAT ile Gen-Ar Tiyatrosu'nu kurdu. 1972’de kurulan Akbank Çocuk Tiyatrosu’nun yöneticiliğini üstlendi. TRT 1’de yayınlanan "Çiçek Taksi" dizisinde canlandırdığı Ramazan (Ramço) karakteriyle geniş kitleler tarafından tanındı. Ayrıca Nasreddin Hoca tiplemesi, meddah gösterileri ve Ayı Yogi seslendirmesiyle de bilindi. Kavuklu Hamdi'den İsmail Hakkı DÜMBÜLLÜ 'ye uzanan meddahlık geleneğinin son temsilcilerinden biri olarak Türk tiyatrosunun önemli figürlerinden biri haline geldi. 2007 yılında gazeteci-yazar Emine ALGAN tarafından yapılan röportajlar, "İki Kalas Bir Heves" adıyla kitaplaştırıldı. Sanatçı, 2004 yılında Emre Altuğ’un "Aşk-ı Kıyamet" ve 2010 yılında Athena'nın "Arsız Gönül" klibinde rol aldı. 2 Ağustos 2008 tarihinde Florence Nightingale Hastanesi'nde geçirdiği bir ameliyat sonrası yoğun bakımda tedavi gördü. Sağlık durumu zamanla iyileşse de, 2012 yılında tekrar rahatsızlandı. 15 Ekim 2012 tarihinde İstanbul’da, tedavi gördüğü hastanede kalp yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Sanatçının vefatı, kızı Günfer Günaydın’ın Twitter'da paylaştığı mesajla kamuoyuna duyuruldu. Erol Günaydın, 17 Ekim 2012 tarihinde Teşvikiye Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.