Salih Bozok, 1881 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun Selanik şehrinde, Yakup Paşa Mahallesi’nde dünyaya geldi. Annesi Çelebi Hanım ve babası Cafer Efendi'nin tek evladıydı. Annesi onu büyük bir sevgiyle yetiştirirken, babası daha sert mizaçlıydı. Salih Bozok’un çocukluk yılları Selanik’te geçti ve burada Mustafa Kemal ATATÜRK ile tanıştı. Aralarındaki dostluk, yalnızca çocuklukla sınırlı kalmadı, bir ömür boyu süren sıkı bir bağa dönüştü. Bozok, Atatürk’ün sadece çocukluk arkadaşı değil, aynı zamanda en yakın sırdaşı ve güvenilir yaveri oldu. Atatürk’ün hayatı boyunca yanında bulunarak, hem askeri hem de siyasi süreçlerde ona destek verdi. Harp Okulu'ndan mezun olan Salih Bozok, jandarma sınıfına seçildi. Mustafa Kemal ise Harp Akademisi'ne devam ederek kurmay subay oldu. Millî Mücadele öncesinde ve Suriye Cephesi’nde Mustafa Kemal Paşa tarafından "başyâver" olarak görevlendirildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulduğunda, Meclis Başkanlığı Yâverliği görevini üstlendi. Cumhuriyet’in ilanından sonra ise Atatürk’ün Cumhurbaşkanlığı Yâveri olarak görev yaptı. Salih Bozok, Atatürk’e olan sadakatiyle tanındı. Atatürk ona mektuplarında sevgi dolu hitaplarla seslenmiş, “Ey Hazreti Salih”, “Kuzum Salihçiğim” gibi ifadeler kullanmıştır. Çevresindeki insanlar ise Bozok’a “Sadık Salih”, “Tatlı Salih”, “Bozok Salih” gibi lakaplar taktı. Bozok’un hayatında önemli bir yer tutan olaylardan biri, Çapanoğlu İsyanı'nın bastırılması sırasında yaşandı. Ankara Hükûmeti tarafından bölgeye gönderilen Çerkez Ethem komutasındaki Kuva-yi Seyyare birliklerine, Çolak İbrahim Bey ile birlikte katıldı. İsyanın bastırılmasında önemli rol oynadı. Yarbay rütbesinde emekliye ayrıldıktan sonra, TBMM 2. Dönem’de Bozok (Yozgat) milletvekili seçildi. Sonraki dönemlerde Bilecik milletvekili olarak görev yaptı. Salih Bozok’un özel hayatı da dikkat çekiciydi. İki evlilik yaptı; ilki Nuri Conker’in kız kardeşi Dürriye Hanım, ikincisi ise Atatürk’ün hastalığı sırasında yazdığı mektuptan tanınan Pakize Hanım’dı. Bu evliliklerden Cemil S. Bozok, Sabiha Bozok-Yenen ve Muzaffer Bozok adında üç çocuğu oldu. Büyük oğlu Cemil’in oğlu olan torunu Dr. Salih Bozok da ailenin adını yaşattı. 10 Kasım 1938’de Atatürk’ün vefat ettiği gün, Salih Bozok büyük bir acı yaşadı. "Başkomutan yaversiz gidemez!" diyerek kalbine kurşun sıkarak intihar teşebbüsünde bulundu. Ancak kurşun kalbini sıyırdığı için hayatta kaldı. Bu olay, Zülfü LİVANELİ’nin yönettiği “Vedâ” filminde de dramatik bir şekilde beyaz perdeye aktarıldı. Atatürk’ün ölümünden sonra kalan yaşamı kısa sürdü. 25 Nisan 1941’de Suadiye’deki köşkünde vefat etti. Vasiyeti üzerine Ankara Cebeci Askeri Şehitliği’ne, yakın dostu Nuri Conker’in yanına defnedildi. Salih Bozok, hem Türkiye Cumhuriyeti tarihinin hem de Atatürk’ün özel yaşamının en yakın tanıklarından biri olarak tarihe geçti.