Kel Hasan Efendi, 1874 yılında İstanbul’da doğdu. Çocukluk yıllarında Kadıköy’de yoğurtçuluk yaparak geçimini sağladı ve halkı çevresine toplayan hareketleriyle tanındı. O dönemin ünlü komiklerinden Abdürrezzak Abdi Efendi’den etkilenerek tiyatroya yöneldi. İlk sahne deneyimini Küçük İsmail Efendi’nin tiyatrosunda külhanbeyi rolüyle yaşadı. Geleneksel Türk tiyatrosunun önemli isimlerinden biri haline gelen Kel Hasan, hem tulûat tiyatrosu hem de orta oyununu bir arada sergileyen sanatçılardan biri oldu. Sahne performanslarıyla kısa sürede ün kazandı ve "Komik-i Şehir" unvanıyla anılmaya başlandı. Tiyatro kariyerinde büyük bir çıkış yakalayan Kel Hasan, Şehzadebaşı’nda kendi kumpanyasını kurdu. Hayalhane-i Osmani Kumpanyası veya Eğlencehane-i Osmani İdare-i Hasan adıyla bilinen bu topluluk, izleyicilere kanto gösterileriyle birlikte tamamen komedi türünde oyunlar sundu. Sultan II. Abdülhamid döneminde, Abdürrezzak Abdi Efendi’nin saraya alınmasıyla Kel Hasan’ın tiyatro dünyasındaki rakibi kalmadı ve ünü iyice yayıldı. Kel Hasan, Abdürrezzak Abdi Efendi’nin sahneye taşıdığı İbiş tiplemesini uzun yıllar yaşattı. Sahneye renkli bir basma gömlek, bir ayağı kısa diğer ayağı uzun bir pantolon ile çıkarak, orta oyunundaki Kavuklu karakterinin tiyatro sahnesindeki karşılığını canlandırdı. Geleneksel Türk tiyatrosunun son temsilcisi kabul edilen İsmail Hakkı DÜMBÜLLÜ’yü yetiştirdi. Türk tiyatrosunda simgesel bir anlam kazanan fesini ve kavuğunu öğrencisi Dümbüllü’ye devretti. Bu aksesuarlar, günümüzde de tiyatro oyuncuları arasında bir gelenek olarak el değiştirerek devredilmeye devam etmektedir. Kel Hasan, sahneye çıkacağı gün oyuncuların boykot etmesi nedeniyle "Rüyada Taaşşuk" adlı oyunda tek başına performans sergilemek zorunda kaldı. Bu olay, Türk tiyatrosunda tek kişilik gösterilerin başlangıcı olarak kabul edildi. Ancak II. Meşrutiyet'in ilanından sonra yaygınlaşan Batı etkili tiyatro akımlarına uyum sağlayamadı. Bir süre Burhanettin Tepsi ve Naşit ÖZCAN ile birlikte çalıştıysa da eski başarısını yakalayamadı. Kel Hasan, 18 Mart 1921’de İstanbul’da hayatını kaybetti. Mezarının yeri uzun yıllar bilinmezken, 2023 yılında Karacaahmet Mezarlığı’nda bulundu. Türk tiyatrosunun önemli isimlerinden biri olarak anılan Kel Hasan, geleneksel sahne sanatlarına yaptığı katkılarla Türk tiyatro tarihinde kalıcı bir iz bıraktı.