Eşref Turgut Bitlis, Türk askeriyenin önde gelen isimlerinden biri olarak 20. yüzyılın önemli dönemlerinde hizmet etti. 1 Nisan 1933'te doğan Bitlis, Kara Harp Okulu'ndan mezun olduktan sonra sürekli olarak eğitimine devam etti. Polatlı Topçu Okulu ve Kara Harp Akademisi gibi önemli askeri eğitim kurumlarında başarıyla öğrenim gördü. Dil eğitimini Almanya'da tamamladı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Akademisi'nden mezun oldu. Kıbrıs Harekâtı sırasında Kıbrıs Türk Alayı Komutanlığı'nı üstlendi ve dikkate değer başarılar elde etti. Kariyeri boyunca sürekli yükselen Bitlis, farklı komutanlık görevlerinde bulundu. Albay, Tuğgeneral, Tümgeneral ve Korgeneral gibi kademelerde hizmet vererek, Bolu Komando Tugayı Komutanlığı gibi stratejik görevleri üstlendi. Özellikle Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı olarak görev yapması, onun önemli bir birimde liderlik yeteneklerini sergilemesini sağladı. Jandarma Genel Komutanlığı'na getirilmesi, kariyerindeki en üst noktaydı. Bitlis'in ölümü, birçok tartışmayı beraberinde getirdi. Kuzey Irak'ta Çekiç Güç Kuvvetleri'nin Türkiye'den ayrılması gerektiğini ve ABD'nin oluşturmaya çalıştığı Kürt Devleti'nin Türkiye'ye zarar vereceğini ifade etmesi, dikkat çekti. Bazı iddialara göre, bu durum ABD Büyükelçiliği tarafından şikayet edilmesine sebep oldu. Helikopterinin ABD savaş uçakları tarafından taciz edilerek düşürüldüğü iddia edildi. Ölmeden önce, gelecekteki gelişmeleri öngören bir mektup yazarak, ülkenin içinde bulunduğu risklere dikkat çekti. Bitlis'in ölümü, kamuoyunda komplo teorilerine neden oldu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş, düşüşün buzlanma ve pilotaj hatası sonucu olduğunu belirtse de, olayın ardından yapılan incelemelerde teknik rapor olmadığı açıklandı. Ölümüyle beraber, dönemin Cumhurbaşkanı Turgut ÖZAL'ın kalp krizi geçirmesi ve ona yakın isimlerin ardı ardına ölümleri, Türkiye'de derin bir endişe yarattı. Bitlis'in ölümüyle bağlantılı olarak yaşanan diğer olaylar, ülkede büyük yankı uyandırdı ve çeşitli komplo teorilerinin ortaya atılmasına neden oldu.